Biliyorsunuz Türkiye’de yapılan anketlerde genelde en
güvenilen ünlü Seda Sayan falan çıkıyor. :)) Belki ünlü kategorisinde yer
almıyor ama benim için de bu ülkede yaşayan en güvenilir kişi İlber Ortaylı. Kitabı
beğenmekten öte, bitirdikten sonra bana bir rahatlama geldi. Çünkü İlber Hocamız
bu ülkedeki Mustafa Kemal sevgisinin kolay kolay bitmeyeceğini ve onun belki de
tüm dünyadaki diğer liderlerden farkını çok güzel ifade ediyor.
Bu kitabı alırken aslında Mustafa Kemal’e güzellemeler
yapan, içi boş klişelerle dolu bir kitap almadığımın farkındaydım. Piyasadaki
kitaplardan çok farklı olduğu zaten fark ediliyordu, çünkü yazarı malumunuz.
Bir diğer korkum ise İlber Ortaylı’yı anlamak meselesi. Aslında kendime
güvenirim böyle konularda ama kendisini anlamak zor, o yüzden tane tane ve
sindire sindire okumak yapacağınız en iyi iş olur.
Bence Türk çocukları olarak en büyük eksiğimiz tarihimizi
bilmemek. Kitapta da açıkça ifade edilmiş. Bizim üniversiteden mezun olana
kadar öğrendiğimiz tarih, aslında eski nesilin sadece ortaokul sonuna kadar
öğrendiği tarih bilgisine eş değer… Bunun sebebi bence eğitim sistemi ve sıkıcı
hocalarımız da olabilir. Sonuçta bilgileri çok yüzeysel öğrendik, yer yer
ezberlemek zorunda kaldık çünkü notlarla korkutulduk. Ve şimdi bu bilgilerin
kaçı aklımızda kaldı o da tartışılır. Belki de tarihi daha etkileyici bir
şekilde öğrenebilir miydik , bilmiyorum.
Sonuç olarak kendi arzum ve de rızamla ben yakın tarihimize
ışık tutan bu güzel kitabı aldım ve okuyorum. Bu kitap sadece Mustafa Kemal’i
anlamak için değil , o dönemin huyu suyu ve alışkanlıklarını öğrenmek için de
iyi bir rehber. Şu ana kadar okuduğum kadarıyla aslında kronolojik bir Mustafa
Kemal biyografisi değil , bir devri okuyup öğreniyorsunuz.
Bence İlber Ortaylı Mustafa Kemal’in en çok askeri dehası
üzerinde durmuş. Zaten kitabı okuduktan sonra “ben de çok çalışıcam” şeklinde
gaza gelmeniz mümkün. Şimdiye kadar koşulsuz şartsız bağlandığımız Ulu
Önderimiz, aslında müthiş çalışkan bir insan ve arkası boş bir sevgiyle
bağlanmadığınızı görüyorsunuz. Herşeyden önemlisi bu insana neden bu kadar
saygı duyulduğunun da çok güzel bir özeti.
Elbette sizin de okumanızı çok isterim o yüzden içeriğe çok
girmiyorum ama beni en çok şaşırtan noktalardan bir tanesi de Mustafa Kemal’in
henüz genç bir askerken Bulgaristan’dan çok etkilenmesi ve ileride devletimiz
için de aynı özelliklerin uygulanabileceğini aklına yazması. Bir diğer
şaşırdığım nokta, Osmanlı’da erken yaşta kendi ayakları üzerinde duramayan
gençlerin hoş karşılanmaması… Atalarımız otuz yaşına kadar ailelerimizle
yaşadığımızı bilselerdi acaba naparlardı? J
Atamızı çok seviyoruz ve bu hep böyle kalacak ama bence
herşeyden önemlisi onu anlamak, yaşadığı dönemi kavramak ve onu rol model almak.
Zaten bizden istediği de bu diye düşünüyorum.